Bir Vazgeçişin Öyküsü

Bu bir vazgeçişin öyküsü, önemsizleştirdiğin bir adamın önemi yüksek hiç bitmeyecekmiş gibi sonsuz hissettiklerinin sonlu hale gelmesinin öyküsü. Senin hissetmediğini hissederek yada hissettiğinin onlarca katını hissederek senden vazgeçmek, ölüm döşeğindeki annesinin daha fazla acı çekmesin diye bir an önce ölmesini isteyen çocuğun vazgeçmesi gibi... Senden, seni sevmekten vazgeçiş, karnın ağrıyıncaya kadar gülerken bir anda yürek yarasından,göğsünd...

Yereller Neden Ulusallaşamaz

Yazımın başından hemen belirteyim mevcut yerellerin ulusallaşması bu şartlarda imkansız. İmkansız olmasının en büyük nedeni yerele uygun strateji ve vizyonları uygulamamalından geçmektedir.   En son makro marketin konkarto istemeden önceki mağaza ziyaretlerimde bu mağazaların yakında kapanacağını tahmin etmiştim nitekim öyle oldu. Bu tahminim raflardaki boşluklardan ziyade yeterince yerelleşememenin getirdiği yanlış stratejilerden ileri gelmektedir. Mak...

Yemeksepetine Nasıl Rakip Olunur

online yemek siparişi
Online yemek siparişi hayatımıza 2000'li yılların başında girdi. İlk başlarda adslin yoğun olmadığı zamanlarda çok fazla ilgi görmese de daha sonra internet ve eticaretin gelişimiyle sistem de gelişti.   Öncelikle sistem nasıl çalışıyor onu anlatalım: Yemek siparişi vermek istiyorsunuz ve yemeksepeti yada benzeri sitelere giriyorsunuz semtinize gönderim yapan restoanlar sıralanıyor buradan birini seçip siparişi veriyorsunuz siparişte 45 dakika içerisind...

Kahraman Bakkal Nasıl Başarır?

Kahraman bakkalı belki duymuşsunuzdur.Ferhan Şensoy'un oyunudur. Fakat binlerce süpermarketin karşında rekabet etmek için uğraştığı içindir  kahramanlığı. Kahramanlığını , veresiye vermesi, paran çıkmadığında "sonra ödersin" demesi, yüzünü gördüğünde senin hangi sigarayı içeceğini tahmin edip masaya koymasıyla, para üstünü yukarı  yuvarlayarak vermesiyle, mahallenin esnaf abisi olmasıyla gösterir aslında. Binlerce fiyat ve ürün değişkeniyle ba...

Fiyatlandırmanın Sırları

Perakendede fiyatlandırma hala bir bir sır klasik ekonomistlere göre temel varsayım fiyatı arz ve talep belirler.Arz artarsa fiyat azalır az azalırsa yani piyasaya sürülen mal azalırsa fiyat artar.Tam tersi fiyat düşünce talep artar fiyat artınca talep düşer. Bu teori lüks mallar için geçerliliğini koruyamamaktadır. Yada temel ihtiyaç dışındanki ürünlerde. Kozmetik ürünlerinden daha iyi anlaşılabilir. Fiyatını ucuz sattığınız makyaj malzemesine talep düşer ...

Yokluğunda

Yokluğunda her sabah  gibi ilk senin isminle uyanıyorum.Yüzümü yıkamak için  Aynaya baktığımda sen de aynaya bakıyormuşsun gibi geliyor. Zaten özdemir asaf da öyle demiyor mu? "her seven sevilenin boy aynasıdır. sevmek sevilenin o aynaya bakmasıdır"Saçlarımı tararken en sevdiğin şeylerden biri ; saçınla oynadığını hayal ediyorum.Her tarayışımla sanki senin saçınla oynuyorum... Sonra senin gibi kaygılanıyorum günün başında "ne kadar çok işim var" diy...

Hayat Tartıları

Hayat tartılarla dolu. Karşılaştırma ekleri "kadar" "daha" seçimler yapmaya zorlar sizi. Ya da hırsını körükler.Bu tartılardır yön veren dönüm noktaları oluşturan yaşamında...   Daha şık, daha güzel, daha karlı, daha ucuz, daha konforlu,daha sıcak, daha pahalı, daha kullanışlı, daha rahat, daha uygun, daha,daha,daha vs... hep bunlardır kararlarına yön veren...   Şöyle bir hayat düşün dahaların olmadığı, marjinal faydanın sıfır old...

Gittiğinde…

Gittiğinde zifiri oldum tüm ışıklarım söndü.Deniz oldum dalgasız, balık oldum susuz, sahile vuran deniz kabuğu oldum kimsenin kulağına yaklaştırıp dinlemeyeceği. Gittiğinde yağmur oldum, dolu oldum kar oldum... Sis oldum bulanık... Gittiğinde saklambaç oldum, yakar top oldum, hep yek zar oldum, körebe oldum körü ben... Gittiğinde yangın oldum, köz oldum duman oldum aroması gitmiş tütün... Gittiğinde yol oldum, dağ oldum taş oldum, uçurum oldum uzak...

Aşk Ölümsüzdür…

Aşk ölümsüzdür bedenler ölümlü. Mezarlıklar bir kere olsun bile bu duyguyu yaşamayan ölülerle doluyken, ne mutlu bana ne yazık onlara...   Ölümsüz aşk başkalaşır sevgi olur diyen kalp atışları zayıflayanlara inat, zonklaması artan bir diş ağrısı gibi bunu yaşayanlar ve ölenler ne mutludur...   Aşk ölümsüzdür... Telefonu kapalı olan birini sonsuz kere arama isteği, ulaşma isteği olur ya vazgeçmeden, aşk böyle bişeydir hiç bir zama...

Oyunlar Oynamalıydık

Olgundum olgun olmasına ama çocukça sevmiştim.Ve sevilmiştim.Ve en çok sana göstermiştim çocuk yüzümü.Oyunlar oynamak isterdim senle; Önce "körebe" oynamalıydık.Oynadık.Ama hep ebe sendin,göremediğin ben.Yakalıyordun yakalmasına beni ama gözlerin kapalı "seni tanıyorum" demene rağmen yanlış isim söylemenle yine ebe oluyordun.Yani tanıyamıyordun.Sadece,ebeliğin başkasına geçmesini,beraber kaçmayı,gizlenmeyi istedim...Dedim ya ebe hep sendin... Daha sonra ...